
Bekir Zengin, özgür bir dünya mücadelemizde daima yaşayacak!
Partizan, 25 Nisan Cuma günü yaşamını yitiren, devrimci mücadelenin ve Partizan geleneğinin emektarlarından Bekir Zengin’e ilişkin bir açıklama yaptı.
26 Nisan 2025
“Bekir Zengin yoldaşı 25 Nisan Cuma günü sabah saatlerinde kaybetmiş olmanın acısını yaşıyoruz. Bekir Zengin, uzun süredir yüksek tansiyon ve kalp rahatsızlığı ile mücadele ediyordu. Yaşam kalitesini kaybetmesine ve hareket kabiliyetini büyük oranda sınırlamasına neden olan hastalık yaşamını da yitirmesine neden oldu.” sözleriyle başlayan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Tarihimizin alçakgönüllü sıra neferi, yarattıklarıyla ve bize bıraktıklarıyla daima yaşayacaktır!”
“Bekir Zengin, emek ve alınteriyle örülmüş; dürüst, samimi ve içtenlikle bezenmiş tertemiz bir yaşamı bize miras bırakarak aramızdan ayrıldı. Eminönü, Sirkeci ve Kapalıçarşı’da torna tesviye işçisi olarak başladığı işçilik yaşamının ona öğrettiği proleter disiplini tüm yaşamını boyunca sürdürdü.
Sınıfın bir parçası olarak başladığı yaşam serüveni kısa sürede sınıfın bilinçli, örgütlü öncüsü niteliğiyle devam etti. Bekir yoldaş, 70’ler boyunca Anadolu yakasında 80 sonrasında ise özellikle de Tuzla işçi havzası olmak üzere birçok bölgede yürütülen eşitlik ve özgürlük mücadelesinin daime aktif, özverili ve sınır tanımayan omuzlayıcı oldu. Deri-İş sendikasının kurulması, gelişmesi ve geniş bir işçi kitlesine ulaşmasında yoğun emek verenlerdendi.
Bekir Zengin’in proleter disiplini ve savunduğu düşünceleri yaşamının bir parçası kılmadaki duruşu, 12 Eylül AFC’si sürecinde, gözaltı süreçlerinden ve zindanlardan sarsılmaz bir kararlılıkla çıkmasını sağladı.
Metris hapishanesinde direnişlerin ve kolektif yaşamın sade, gürültüsüz bir parçası oldu.
Bekir Zengin, sağlığı buna engel olduğu son ana kadar tüm yaşamını bir proleter gibi yaşadı, üretimin daima içinde oldu. İşçi havzaları ve fabrikalarda, işçi ve emekçilerin aradığı, sözüne kıymet verdiği ve doğal olarak onunla yana yana durmaktan gurur duydukları bir isimdi.
Bekir yoldaş, mütevaziliği, sadeliği ve emekçiliği ile hareketimizin sayısız emektarlarından biri oldu. Bilinçlenmiş, proleter ideoloji ile donanmış bir işçi olarak gerek coğrafyamız gerekse de dünya ulusal ve sosyal kurtuluş hareketlerine dair bütünlüklü fikriler geliştirecek öneriler ve eleştiriler de bulunacak bir birikime sahipti.
Bilgiyi ilk elden, araştırarak, okuyarak elde etme özelliği onun yoğun iş temposuna rağmen geniş bir Marksist literatür sahip olmasını da sağladı.
Yeni toplumsal hareketler, toplumsal mücadelenin yeni biçimleri, sınıfın geçirmekte olduğu değişimler vb. bir dizi konuda başlayan tartışmalara en hızlı yanıt verenler biri olmuştur. Odağını, her zaman yeni olana, değişene ve gelişmelerin bilimsel analizine çevirmeyi bildi.
Bekir yoldaş, kolektif mücadelenin içinde olduğu dönemler ve sonrasında coğrafyamızda yaşanan gelişmeler karşısında her zaman duyarlılığını korudu.
Bu topraklarda, yaşanan zulme, haksızlığa karşı mücadele etti, doğru bildiğini savunmak ve uygulamaktan taviz vermedi.
Bekir Zengin, alınteriyle ilmek ilmek örülmüş, sınıf düşmanları karşısında direnişin bayrağını yükseğe çekerek onurla yazılmış bir yaşamın mirasını bize devretti.
Tarihimizin alçakgönüllü sıra neferi, yarattıklarıyla ve bize bıraktıklarıyla daima yaşayacaktır!”